“Yeni sistemde yürütme ile yasamanın net bir şekilde birbirinden ayrılmasıyla sizler asli görevlerinize çok daha fazla zaman ayırma imkanı bulacaksınız. Bütçe görüşmeleri başlamadan önce ele almamız gereken işler bulunmakta. 100 günlük icraat programına ilişkin düzenlemeler yer alıyor. Bu kapsamda 414 kanun maddesinin değişmesi gerekiyor. Yeni yönetim sistemiyle kanunlarda yapılması gereken güncellemeler bulunuyor. Bu kapsamda da 275 güncelleme bulunuyor. Bunlar aciliyet arz ediyor.

STOKÇU TEPKİSİ:KİMSE KUSURA BAKMASIN GEREĞİNİ YAPARIZ

Yeni yönetim sistemine göre hazırladığımız ilk bütçeyi 2 hafta sonra Meclis’e gönderiyoruz. Yeni bütçeyle ekonomimizi faiz-kur-enflasyon şer üçgeninden kurtararak yeniden ülkemizi büyümeye kavuşturmaya kararlıyız. Bu dalgalanma dönemini yavaş yavaş geride bırakıyoruz. Sabırlı olacaksınız, ancak stoklara ve stokçulara da fırsat vermeyeceksiniz. Eğer stokçular belirlenirse kimse kusura bakmasın biz de gereğini devletin, yasaların bize yüklediği görev sebebiyle adımımızı atar gereğini yaparız. Faiz-kur-enflasyon saldırısına en iyi cevabı işlerimize dört elle sarılarak verebiliriz. Hamd olsun ihracatta büyük bir rekor kırıldı. Yürütme ve yasama organları olarak ortaya koyacağımız kararlılıkla bunların üstesinden geleceğiz.

CEVAP VERME GEREĞİ DUYMUYORUM

Siyaset kurumu vakur bir duruş sergileyerek sürece olumlu katkı sağlamıştır. Ana muhalefet partisinin meseleyi ilgisi olmayan yerlere çekme gayretini milletime havale ediyorum, cevap verme gereği duymuyorum. Bir ülkede iktidara yürüme derdi olmayan, muhalefette kalan ve sürekli olarak ülkeye karalar çalan bir anlayıştan hiçbir şey olmaz. Benim milletim de bunlara iktidar koltuğu için yürü demiyor. Biz 2023’ten başlayarak 2053 hedeflerine ulaşmak için kan kusup kızılcık şerbeti içtik. Aslolan Türk milletinin menfaatleridir.

RUSYA VE TÜRKİYE HER TÜRLÜ ÖNLEMİ ALIYOR

Büyük devlet olmak demek içeride ve dışarıda pek çok meseleyi aynı anda başarıyla yönetmek demektir. Türkiye içeride disiplin, değişim üzerine kurulu ekonomik programını uygularken, dışarıda da adımlar atmaya devam ediyor. Cenevre süreci derde derman olmadı, o yüzden Astana sürecini başlattık. Bu çalışmayla bir süreç oluştu. Soçi-Ankara-Tahran süreci devam etti. Ardından bir Soçi zirvesi de yaptık. İdlib’de kötü giden süreçte Soçi’de hamdolsun orada bir muhtırayla ateşkes süreci devam ediyor. İdlib çevresinde 12 gözlem noktası bize ait. 10 noktası da Rusya Federasyonu’nda, 6 gözlem noktası da İran’a ait. Bu muhtıra ile buraları güçlendiriyoruz. Buralarda sıkıntı yaşanmasın. Rejimin İdlib’i tehdidi konusunda Rusya, içeride de Türkiye olarak biz her türlü tedbiri alıyoruz.

ABD’YE CEVAP: BİZ DE SMALLER GRUP YAPARIZ

Bölgede masada olduğunuz sürece sözünüz var. Artık bütün savaşlarda alanda varsanız, masada varsanız sözünüz geçer. Onun için baştan itibaren dünya 5’ten büyüktür dedik. Bunu sonuna kadar devam ettireceğiz. Alana sürdüğümüz bir tezimizdir. Bunu da kabul ettireceğiz. ABD “small grup” adı altında bir yapılanma yapıyor biz de “smaller grup” yapacağız. Bu toplantıyla hedefimiz yine bu bölgede masaya oturup ne yapacağımızın kararını verelim istiyoruz. Güvenli bölge oluşturma kararımız sayesinde hem büyük bir katlimanı hem de göç dalgasının önüne geçtik. Kimle görüştüysem, 14 liderle dar kapsamlı görüşmeler yaptım; hepsi teşekkür, teşekkür, teşekkür. 3,5 milyonu biz burada bakıyoruz. Bu 3,5 milyon dünyaya dağılsaydı halleri ne olacaktı hepsi biliyor. İdlib’deki imtihandan da yüzümüzün akıyla çıkacağımızdan şüphe duymuyorum.

BU MANTIKLA BİR YERE VARMAK MÜMKÜN DEĞİL

İdlib krizinin istenmedik bir şekilde gelişmesinde 1 milyon sığınmacının ülkemize gelmesi bekleniyor. Attığımız adımlarla 60 bin kişi geri döndü. Bundan sonra hem Cenevre’deki hem de Astana’daki görüşmelerde daha somut ilerlemeler sağlanacağına inanıyoruz. Biz Suriye halkıyla çözümü aramaya devam edeceğiz. Fırat’ın doğusundaki terör işgalini sona erdirmekte de kararlıyız. Terör koridoruna destek veren ülkelerin bundan vazgeçmesiyle çalışma imkanı bulabiliriz. YPG/PYD’ye gönderilen silahlar kime kullanılacak. Sınırın ötesinde Türkiye var. Bu nasıl stratejik ortak? Biz paramızla silah istedik vermediniz, ama terör örgütüne bedava veriyorsunuz. Bunu dünyaya nasıl izah edeceksiniz. Bu emparyal mantıkla bir yere varmak mümkün değil. Bu ekonomik savaş bunlardan kopuk değil. Türkiye’ye rağmen yapılan hiçbir işin başarıya ulaşma şansı olmadığını herkes bilmelidir. Aynı durum Kıbrıs ve Ege çevresinde gelişen hadiselerde de gerçelidir. Bizim kimsenin hakkında, çıkarında gözümüz yok.

ABD ZİYARETİ

BM Genel Sekreteriyle ve 14 ülke liderleriyle görüşmelerimiz oldu. Liderlerle görüşmelerimizde ikili ilişkilerimizi ve bölgesel gelişmeleri ele aldık. Ülkedeki dini ve etnik gruplara ABD’de daha etkin olmalarını tavsiye ettik. İş dünyasına da ülkemize yatırım çağrısı yaptık. Almanya’da gayet verimli görüşmeler gerçekleştirdik. Yanlış algıları, bilgileri kendilerine açıkça ifade ettik. Söylemediğimiz bir şey kalmadı. Aynı şekilde onların düşüncesini dinledik. Her konuda anlaştığımızı söyleyemem. Bu ziyaretten sonra Almanya ile ilişkilerimizin daha olumlu seyredeceğine eminim.