Site icon Türkiye Gazetesi Avrupa

AB MODELİ VE AMERİKAN RÜYASI ÇATIRDIYOR

Yüzyıllardır yaptıkları birikime rağmen refah seviyeleri geriliyor, işsizlik, iflaslar ve kaos çığ gibi büyüyor. AB ve ABD adeta freni patlayan kamyon gibi felakete sürükleniyor

Yusuf Türköz HANAU – Rüya ülke Amerika’da ortadirek erirken, yetişkinlerin yarıdan fazlasının kredi kartı borcu, birikimlerinden daha fazla hale geldi. Ülke nüfusunun yüzde 25’inin ise hiç bir birikimi kalmadı.

Amerika’dan sonra dünyaya örnek olarak gösterilen AB modeli de sallanmaya başladı. AB, son katılımlarla birlikte 28 devlete ulaştı, ancak bu geniş aile birliği yaşlı kıtaya refah ve huzur getirmedi.

ABD’nin finans sektöründeki yaşadığı kriz sonrasında Avrupa Birliği ülkeleri de adeta çatırdadı. Tarihinde en büyük ekonomik daralmayı yaşayan Avrupa Birliği ülkeleri iflasın eşiğine geldi, IMF’den yardım talep edecek duruma düştü.

İşsizlik oranı kronik bir seyir izlediği AB’nin milli gelirinde de, İngiltere, İtalya, Fransa dahil özellikle Yunanistan, Portekiz ve İspanya’da hızlı düşüşler gerçekleşti.

AB, tarihinde ilk defa yoksulluk ve işsizlikle yüzleşmek zorunda kaldı, yolsuzluk başta siyasi oteriteler olmak üzere toplumun her her alanda kendini hissettirmeye başladı.

FRANSA’DA HUZUR KALMADI

Avrupa’nın güçlü ülkesi Fransa’da hükümetin kemer sıkma politikaları vatandaşı canından bezdirdi. Ülkede çeşitli kesimlerde yaşanan huzursuzluk sokak gösterileri şeklinde kendisini göstermeye başladı. Göçmenler de özellikle Paris’te sık sık eylem yaparak ortalığı ateşe verdi. Terör saldırıları da buna eklenince güven ve huzur kalmadı, ırkçılık yükselişe geçti.

AB karşıtlarının sayısı azımsanamayacak oranda arttı. Aşırı sağ aday Marine Le Pen, katıldığı televizyon programında, arkasında bulunan Fransa bayrağının yanındaki AB bayrağının kaldırılmasını dahi istedi. Dünyadaki yaygın kanı olan, “Paris her zaman iyi bir fikirdir” fikri de çökmeye başladı.

Büyük umutlarla iktidara taşınan Élysée Sarayı’nın yeni sahibi Emmanuel Macron da henüz ülkeye pozitif enerji veremedi.

İTALYA GÖÇLE GÖÇTÜ

İtalya’da ise yavaş büyüme ve yüksek işsizlik oranı neticesinde bankalar zorda kaldı. Geçtiğimiz yıl, geri ödenmeyen krediler nedeniyle 500 milyar Euro’ya yakın kayıpla İtalyan bankaları, ortalama yüzde 50’nin üzerinde değer yitirdi.

Yapılan yolsuzluklar ve akın akın gelen göçmeler ülkeyi göçertti. İtalya için planlanan 40 milyar dolarlık kurtarma paketi de Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in “2 yılda bir kuralları değiştiremeyiz” cevabı ile rafa kaldırıldı.

Krizi en derinden hisseden Euro bölgesi ülkelerinden İrlanda’da ise, Dublin hükümeti sadece Anglo Irish Bank’ı kurtarmak için 30 milyar Euro harcadı. Hızlı büyüme yıllarında İrlanda bol keseden kredi dağıtınca sonuç olarak da balon patladı.

PORTEKİZ TEPETAKLAK

On yıl içinde üç katına çıkan gayrımenkul fiyatları nedeniyle İspanya ekonomisi de gerilemeye başladı. Devlet işsizlik sigortasına bütçeden yılda 32 milyar Euro ödeyince ülke ekonomisi tepetaklak oldu.

Euro bölgesine yeni katıldığı yıllarda Portekiz’e bolca yabancı sermaye akıyordu. Nüfus yaşlanması ile karşı karşıya kalan Portekiz’de sanayi gerilerken, tüketim hızla attı. Sürekli borçlanan ülke artık kredi de alamaz hale geldi.

Bu arada Yunanistan da borç krizi sonrası iflaslar devam ederken, yoksulluk artık ülkenin kaderi oldu. Güney Kıbrıs ise Rusların kara para aklama merkezi haline geldi.

BÜYÜK AĞABEY TERK ETTİ

AB’nin ağabeylerinden İngiltere, Lizbon Anlaşmasının 50. maddesini işleterek, Avrupa Birliği’nden ayrılma (Brexit) sürecini resmen başlattı ve aradan sıvıştı. İngiltere az gelişmiş ülkelerin yükünü çekmektense pılını pırtısını topladı ve birlikten ayrılmaya başladı.

Birliğin bütün yükü çeken Almanya, AB’yi ayakta tutmak ve bu ağırlık altında ezilmemek için Amerika’daki 1500 ton altını geri çekti. Amerika’nın, geriye kalan 1500 ton Alman altınının üzerine yattığı ve FED’in Alman altınlarını erittiği konşulmaya başlandı.

TÜRKİYE UMUT VERİYOR

ABD ise dünyayı sömürmek için kullandığı yüz binlerce askerini beslemek için bir yandan borçlanırken, bir yandan da karşılıksız para basıyor. Gözleri doymayan ABD ve AB, freni patlayan kamyon gibi yokuş aşağı felakete sürükleniyor.

Dünyanın öteki yüzü, Orta Doğu, Afrika ve benzerleri ise, Batı’nın doymayan iştahından ve kural, ahlak tanımaz soysuzluğundan arta kalan kırıntılar arasında, açlık, sefalet, acı ve gözyaşı içinde yaşamaya çalışıyor. Türkiye ise, her şeye rağmen, İslam ülkeleri ve insanlık için umut olmaya devam ediyor, en çok dış yardımı yapanlardan oluyor.

Exit mobile version