Doğu Akdeniz’deki gaz arama faaliyetleri ve deniz yetki alanları anlaşmalarıyla başlayan Türkiye -Yunanistan gerilimi; Atina’nın oldubittiyle sahip çıktığı 12 ada meselesini yeniden gündeme getirdi. Cumhurbaşkanlığı Arşiv Daire Başkanı Muhammet Safi, sosyal medya hesabı üzerinden dönemin eski Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün Ege adalarıyla ilgili yazışmalarını paylaştı. Safi “Almanlar 12 adayı bize vermek istiyor. Zamanın Başbakanı Şükrü Saraçoğlu Cumhurbaşkanlığına soruyor: Adaları alıp İngilizlere verebilecek miyiz? İnönü cevap veriyor: Adaları almıyoruz… Belgeler Osmanlıca değil. Herkes okur… Yorumsuz. Eğer Mussolini hükûmetini tanısaydık adalar bizimdi. Tanımadık almadık diyor Başbakan Saraçoğlu Almanların şartı buydu” ifadelerini kullandı.

“BANA BUNU SORARLAR”
25 Eylül 1943 tarihli belgeye göre, Hitler, Türkiye Büyükelçisi Von Papen üzerinden Türkiye’ye on iki adaları önerdi. Başbakan Saraçoğlu, İnönü’ye şu mektubu yazdı. “Düşündüm taşındım. Teklifinizi olduğu gibi Başvekil’e götürecek olursam Başvekil’in bana Almanların bu adaları teslimden maksatları nedir, ‘Adalar’ kelimesinin manası neleri ihtiva eder, bu teslimde birtakım şartlar olacak mıdır, oradaki Almanları kontrol ve silahları Türklere mal etmekten ibarettir, bu adaları teslim aldıktan sonra Türkiye istediği gibi hareket edebilecek midir? Bu adaları mesela İngiltere hükûmetine devredebilecek midir, gibi suallere maruz kalacağımdan emin olduğum için evvel emirde bu gibi noktalar hakkında tenvirimin zaruretini duydum’ dersiniz. Alacağınız cevapları bana getiriniz dedim.”
26 Eylül 1943 tarihli bir belgede İsmet İnönü “Adaları kayıtsız ve şartsız kullanmak üzere alabiliriz. Yoksa bu yüzden İngilizlerle ve Yunanlılarla ihtilafa giremeyiz” dedi.

NABIZ YOKLADI

Başbakan Saraçoğlu da 30 Eylül 1943 tarihli belgede Cumhurbaşkanı İnönü’ye şunları söyledi: Reisicumhur Millî Şef İsmet İnönü yüksek katına: Naci son haberi şimdi verdi. Von Papen (Hitler’in Türkiye Büyükelçisi) demiş ki, Hariciye Vekili, benim ilk sondajımda Musolini hükûmetini meşru hükûmet olarak tanımaya meyletmedi. Hâlbuki biz on iki adada alakadar değiliz. Yalnız Musolini’yi tanıyacak olursak onları bize o terk edecektir. Bu cihet kabul olunmadığına nazaran mesele kalmamıştır.
Cumhurbaşkanlığı Arşiv Daire Başkanı Muhammet Safi’nin paylaştığı belgeler başka bir tartışma oluşturdu. Kimileri 12 adanın yok yere Yunanistan’a kaptırıldığını söylerken kimileri de İnönü’nün İkinci Dünya Harbi’nde yenilen Almanların tuzağına düşmediğini savundu.

Yazarımız Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci’ye göre İsmet İnönü, on iki adalar için İngiltere, Fransa ve Rusya’nın nabzını yokladı. Rusya’yı razı etti. Fransa ve İngiltere yanaşmadı. Bunun üzerine adalardan vazgeçti. Daha sonra iktidara gelenler sulh döneminde adaların peşine düşmedi.