SOLİNGEN 4 ırkçı saldırganın kundakladığı evden kurtulmayı başaran ancak çıkan yangında iki kızını, iki kız kardeşini ve yeğenini kaybeden 60 yaşındaki Kamil Genç, yanan evin önünde AA muhabirine yaptığı açıklamada, acılarının hala ilk günkü gibi taze olduğunu belirtti.
Genç, “O gün tabi çok kötü bir gündü, o zaman yaşananlar hiç unutulacak gibi değil. O günden bugüne mahkemeler oldu, yeni evimiz yapıldı, bugüne geldik. Aradan 31 yıl geçti ancak bize sanki bir gün gibi geliyor. O gün ben 29 yaşındaydım şimdi 60 yaşındayım. Tabii acımız çok büyük, o gün saçlarım siyahtı, bugün bembeyaz oldu.” dedi.
O dönem kundaklanan evlerini yıktırdıklarından dolayı pişman olduklarını ve onun yerine bir müze yapılmasını istediklerini dile getiren Genç, 30 Ekim 2022’de vefat eden annesi Mevlüde Genç’in vasiyeti üzerine yeni bir dernek kurduklarını ve yanan evin yerine bir müze yaptırmak için planlama çalışmalarına başladıklarını anlattı.
Kamil Genç, “Bu evde benim iki kızımı 5 yaşındaki Saime ve 9 yaşındaki Hülya’yı, iki de kız kardeşim Gürsün ve Hatice’yi, bir de misafir olarak gelen teyzemin kızı Gülüstan’ı kaybettik. Gülüstan bize 2 haftalığına misafir olarak gelmişti, ‘biraz daha gitmeyeyim’ dedi ama nasip değilmiş, o da burada vefat etti.” diye konuştu.
Almanya’da ırkçılığın sona ermesi için siyasetçilere çok iş düştüğünü vurgulayan Genç, “Siyasetçilerin öncelikle parlamento içindeki Nazi gruplarını yok etmeleri lazım. Bunlar parlamento içinde olduğu müddetçe ırkçılık gittikçe fazlalaşıyor. Benim isteğim birlik ve beraberlik. Biz birlik oldukça kimse bizi yıkamaz.” ifadelerini kullandı.
Olayın yaşandığı günün yıl dönümü olan 29 Mayıs’ta herkesi anma törenine davet eden Genç, “Bazı yıllar biz 50 kişiyle anma töreni yapıyoruz. Çoğu insanlarımız duyarsız. Zamanı olan herkese katılım çağrısı yapıyoruz, gelin ve bizim yanımızda bulunun, bize destek verin ki Alman kamuoyu bizim birlik olduğumuzu görsün. Herkesi 29 Mayıs’ta düzenlenecek anma törenine bekliyoruz.” şeklinde konuştu.
Babaanne Mevlüde Genç’in sözleri gençlere örnek oluyor
Kundaklama sonucu çıkan yangında babası yanarak ağır yaralanan 20 yaşındaki Can Genç ise bu faciadan 11 yıl sonra doğmasına rağmen büyüklerinin yaşadığı ve anlattığı acılar içinde büyüdüğünü söyledi.
Genç, bu felaketin sembol isimlerinden olan ve yaklaşık 1,5 yıl önce kaybettikleri babaannesi Mevlüde Genç’in 30 yıl boyunca “Hiç nefret duymayın, hep iyi olun, kimsenin burnu kanamasın, hep birlik beraberlik içinde yaşayalım” şeklindeki sağduyulu sözlerinin kendilerine ömür boyu kılavuzluk edeceğinin de altını çizdi.
Solingen felaketinden etkilenip avukat olmayı seçti
Solingen doğumlu olan Frankfurt Barosu avukatlarından Fatih Zingal ise olaylar yaşandığında 14 yaşında olduğunu ve o olaylardan etkilenip “haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı” mücadele etmek için avukatlık mesleğini seçtiğini belirtti.
Hangi konjonktür çerçevesinde bu olayın gerçekleştiğini hatırlamakta fayda olduğuna işaret eden Zingal, şunları kaydetti:
“O dönem Doğu ve Batı Almanya yeni birleşmişti ve mülteci siyaseti gündemdeydi. Bu konu sürekli televizyonlarda, medyada işlenip insanlar arasında tartışılıyordu. ‘Mülteci istemiyoruz’ deniyordu ve aynı bugün mültecilerle ilgili oluşan siyasi iklim gibi çok kötü bir siyasi iklim oluşmuştu. İnsanlarda bazen siyasilerin söylemlerinin gereğini yapma ihtiyacı oluyor ve bu bazen en son noktada bir cinayet olabiliyor. Dolayısıyla bugün itibarıyla da aynı tehlikeyle karşı karşıyayız.”
Zingal, yine Solingen kentinde 25 Mart 2024’te kundaklama sonucu aynı aileden 2’si çocuk 4 Türk kökenli Bulgaristan vatandaşının yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, “Burada 4 soydaşımız maalesef yaşamını yitirdi. Olaydan hemen sonra güvenlik güçlerinden ‘Bu ırkçı bir saldırı değildir’ şeklinde hızlı bir açıklama geldi. Bunu biz yanlış buluyoruz. Sebebi de şu, ırkçı bir saldırı olup olmadığını süreç belirleyecek ve özellikle Solingen’de böyle bir olay gerçekleşirse güvenlik güçlerinin daha hassas davranmalarını rica ediyoruz.” dedi.
Solingen faciası
Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki Solingen kentinde 29 Mayıs 1993’te Genç ailesinin Untere Werner Caddesi’ndeki evleri kundaklanmış, saldırıda Gürsün İnce (28), Gülüstan Öztürk (12), Hatice (19), Hülya (9) ve Saime Genç (5) hayatını kaybetmişti.
Yakalanan failler Markus Gartmann, Felix Köhnen, Christian Reher ve Christian Buchholz, mahkemece verilen hapis cezalarını çekmelerinin ardından tahliye edilmişti. Kimlikleri değiştirilerek gizli tutulan saldırganlar, yaşamlarını Almanya’da sürdürüyor.