DEAŞ gibi PKK ve Suriye’deki kolu PYD de ABD’nin emrindedir. PYD teröristlerine maaş vermektedir. Bu gerçektir. Ve muhtemelen Kandil’deki diğer PKK’lılara da maaş veriyordur. Ama maaştan ziyade silah verdiği inkârı mümkün olmayan bir gerçektir. PYD’ye verilen 3300 ya da 3500 tır ağır silahlar, elbette DEAŞ için değildir. PYD ile DEAŞ arasında savaş olmadı. Karşılıklı bir nevi ateş talimleri yapıldı. Ve DEAŞ’ın sözde başkenti Rakka’yı terk etti. Başka terör örgütlerine Rakka’yı teslim etti. Hıristiyan Batı bu durumu alkışladı.
Rakka’nın nüfusunun yüzde 95’i Arap idi. Yüzbinlerce Arap DEAŞ zulmünden kaçtı. Hiç kimse bunlardan bahsetmiyor. Neden Rakka burada zengin doğalgaz ve petrol rezervi var. Barzani tayfası da Erbil’de İsrail bayrakları ile hora tepmiştir. Şimdi endişe içinde PYD ve YPG Rakka’da devamlı kalacağını zannediyorsa yanılıyor. DEAŞ gibi onlar da bir gün terk edecektir. Rakka’da Öcalan’ın dev posteri dünya kamuoyuna PYD’nin PKK olduğunu göstermiştir. Ama Pentagon’un gözleri kördür.
ABD liderliğinde Atlantik İttifakında çatlaklar oluşmuştur. Giderek parçalanacaktır. Trump’ın İran ile yapılan nükleer antlaşmasını iptal isteğine İngiltere, Fransa ve Almanya katılmamıştır. ABD otoritesini, prestijini kaybetmiştir. İsrail dışında dünyadaki bütün ülkeler ABD’den nefret etmektedir.
Türkiye’de yapılan bir araştırmaya göre sadece Beyaz Türkler ABD’yi dost olarak görmektedir…
Irak’ın kuzeyinde PKK telsizinden yapılan konuşma örgütün panik içinde olduğunu göstermektedir. “Bu kış soğuktan donarak öleceğiz. Başımızı kaldırsak Türk askeri öldürüyor. 12 kişi idik 4 kişi kaldık… Liderlerimizin sorunları değil; kimse gelmiyor, zaten öleceklerini bilerek niye gelsinler.”
ABD devamlı yalan söylüyor. Rakka DEAŞ’tan kurtarılınca silahlar alınacaktı. Pentagon Türkiye’nin itirazı üzerine “YPG sadece Rakka kuşatılmasında yer alacak. Kent merkezine sadece Sünni Araplar girecek. Rakka DEAŞ’tan temizlendikten sonra YPG çekilecek” demişti. İspanya eski başbakanı Jose Luis Zapatero’nun Türkiye ile ilgili görüşü:
“Avrupa ve ABD giderek küçülüyor. Orta Doğu’daki barış ve istikrar ile Avrupa ile olan ilişkiler açısından dünyanın geri kalanının geleceği Türkiye’ye bağlı. Tüm dünyanın geleceği aslında Türkiye’nin geleceğine bağlı…”
MUSTAFA NECATİ ÖZFATURA