Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Özafşar, “Tarih değişebilir. Bu yerinde bir teklif olabilir. Kurumda FETÖ ile iş birliği olanlar varsa üzerimize düşeni yaparız” dedi.
Kutlu Doğum Haftası’nın nisan ayına bağlanmasının bir FETÖ projesi olduğuna yönelik haberimiz büyük yankı uyandırdı. Manşetimiz, son iki günde Türkiye’de en çok okunan haber oldu. Diyanet İşleri Başkanlığı, bir açıklama yaparak söz konusu faaliyete sahip çıktı.Bunun üzerine Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Emekli Müftü Hasan Yavaş ve İlahiyatçı Osman Ünlü, dün TGRT Haber’de konuyu masaya yatırdı. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin Özafşar da Ankara stüdyosundan bağlanarak kurumun görüşlerini dile getirdi.
İlk sözü olan Prof. Dr. Ayvallı “FETÖ’den tutuklu yazar Mümtaz’er Türköne’nin teklifiyle Kutlu Doğum Haftasının nisan ayına sabitlendiğe dikkat çekti ve “Bu Hristiyanların paskalya bayramı ile aynı tarihe denk geliyor” dedi. Zaman zaman katıldığı programlarda gördüğü edebe aykırı davranışları örnekleriyle anlatan Ayvallı şu çağrıda bulundu:
GAYRETULLAHA DOKUNUYOR
“Maksadımız, Diyanet gibi saygın bir kurumu yıpratmak değil. Burada çöreklenmiş bozuk kişilerin ayıklanmasını sağlamaktır. Diyanet’e yardımcı olmaktır. Kutlu Doğum haftasında sazlı sözlü, dümbelekli etkinlik yapılıyor. Bu kutlamaların şekline müdahale etmeli. Oruç, hac gibi ibadetler Hicri kameri aylara göre ayarlanır. Dinimizde 10 hususi gün vardır. Şafi âlimler, “Mevlid gecesi, Kadir Gecesinden kıymetlidir” buyuruluyor. 48 sene Diyanet’te görev yapmış bir akademisyen olarak söylüyorum. Peygamberimizin Rebiül evvel ayının 12. gecesi doğduğunda şüphe var mı? Cenabı hak, bazı geceleri mübarek kılmıştır. Meleklerin, insanların ve cinlerin en çok sevdiği Peygamberimizdir. Yapılan işler gayretullaha dokunabilir. Tarih boyunca ecdadımız nasıl yaptıysa, biz de öyle yapmalıyız. Halkımız kutlama şeklinden rahatsız. Diyanet, binlerce insan salonlarda toplanıyor diyor. Ama milyonlarca insan nisan ayında yapılmasından rahatsız. Milyonların hislerine tercüman olarak söylüyoruz. Diyanet araştırma ve anket yaptırsın”
BELGESİ OLAN GETİRSİN
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin Özafşar, konunun Diyanet İşleri Yüksek Kuruluna getirilebileceğini söyledi. Özafşar şunları ifade etti:
“Kutlu Doğum Haftası, Mevlidi Nebi’nin alternatifi değil. Hocalarımın Hicri olan saptırabilir mi diyor. Bu kaygılarını paylaşıyorum. Bu haftada Müslümanların meselelerini ele alalım, Peygamberimizi örnekleyelim istiyoruz. Kimse Hicri doğumu kaldıralım Kutlu Doğumu getirelim demiyor. Zaten ikisi birden idrak ediliyor. Sünneti, Resulullah Efendimizin örnekliğini çiğnemek kabul edilemez. Her konuda olduğu gibi Diyanet’in izni ve müsaadesi dışında aşırılıklar olabiliyor. Bunlara müsaade edilmemeli. Vakarı, haysiyetiyle ve Peygamberimize yakıştığı gibi kutlanmalı. Varsa bir hata düzeltilmeli. İbadet bir gösteriş yeri değildir. İnsanları meydanları toplayarak nümayiş maksadıyla yapmalarını kabul edemeyiz. İnsanların da Resulullah Efendimizi anmak için bir araya gelmeleri güzel bir adettir. Bunun mahsurları varsa, istismar ediliyorsa, yanlış yönlendirme varsa düzeltilebilir. Diyanet 30 yıla yakın uyguladığı uygulamanın sahihliğine inanıyor. Ne zamanki zararının olduğu ortaya konulabilirse, istismar edilirse ortaya konulursa, bu konuda değerlendirme yapılabilir. Toplumsal karşılığı olan geri adım atmış olacaksınız hem de bu ithamı kabul etmiş olacaksınız. Bu konuda bilgisi belgesi kanıtı olan hocalarımız, dosyalarıyla Diyanet İşleri Başkanlığımıza lütfederlerse Din İşleri Yüksek Kurulundan hocalarımız, konuyu kapsamlı bir şekilde müzakere etmeye hazırdır. Yani, Diyanet böyle dedi, asla değişmez şeklinde yaklaşım söz konusu değil. Tarih değişebilir. Bu yerinde bir teklif olabilir. Kurumda FETÖ ile işbirliği olanlar varsa üzerimize düşeni yaparız.”
İlahiyatçı Osman Ünlü, “Diyanet’ten bekleriz ki bu iş yıl içinde olsun. Kutlamalara niye haram sokuluyor. Kutlamaların dini hüveyeti yok ama kamuoyu oluşuyor. Uçurtma şenliğiyle neyi kutlayacağız?” diye sordu.
Hasan Yavaş da “Din adamları İslam’ın bekçileri” diyerek bozulmaya müsaade edilmemesi gerektiğine işaret etti.
AHMET ŞİMŞİRGİL: BU YANLIŞTAN DÖNÜN
Ünlü tarihçi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil Kutlu Doğum haftasında ortaya konulan rezilliklere temas etti. Şimşirgil özetle şunları söyledi: “O kadar çok misal var ki… Bir haftalık programı sayayım size. Semazenler ve aydınlar ilahi grubu, Diyanet İşleri Tasavvuf musîkisi, çalgılı ilahiler, semazenler sazende, havai fişek gösterisi, ikindi namazı sonrası klasik ve modern konularda musîki ekiplerinin gösterisi, Romanların kutlu doğum konseri, kadınlar korosu ve en son din ve çağdaşlaşma sempozyumu… Diyanetimiz çağdaşlaşıyor. Peygamber Efendimiz bunun neresinde? 20 yıllık kutlamalarda Peygamberimiz neresinde? Peygamber Efendimizi bir tarafa bırakıp “Lailahe illallah’ta birleşelim” Reşit Haylamaz’ın kitabı yüzbinlerce gence dağıtılıyor. Bir yanlışı düşmanım da söylese yanlıştır. Diyanet bizim. Bu yanlıştan dönülmesi lazım. Prof. Dr. Ahmet Keleş ‘Bu bir FETÖ projesidir’ dedi TRT’de… Hicri yıl, Peygamberimizin hicreti ile başladı. Nisan ayını neye göre çıkarıyorlar? 20 Nisan’ın doğum günü olduğunu net bir şekilde söylemek mümkün değil. 27 Nisan FETÖ’nün doğum günü. 1989’da bunu teklif ettiren kimdi? Birisi teklif edince Diyanet’te hemen kabul mü görüyor? FETÖ’cüler yüzde 99 Diyanet’i kullandı. Dönemin Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, can ciğer kuzu sarmasıydı FETÖ ile. Adam (Mümtaz’er Türköne) doktora yapıyor ama birden Diyanet’in üyesi oluyor. Akabinde gençleri toplayamıyoruz diye nisan ayına sabitleniyor. Toplayamıyorsanız kışın yapın. Yanlış bir yola girdiğin zaman hep yanlış ilerlersin. FETÖ bunu sonuna kadar kullandı. Türkiye istiklal savaşı veriyor. Diyanet buna karşı duramaz. Cumhurbaşkanımız dik durmasa Diyanet filan yoktu. Kutlu Doğumu FETÖ’nün doğum günü olarak kutluyor olacaktık.”