Site icon Türkiye Gazetesi Avrupa

ENDİŞELİYİZ AMA KALICIYIZ

Aşırı sağcı söylem ve politikaların incittiği, son yaşanan polis şiddetinin şok ettiği vatandaşlarımız, tüm bu olumsuz tablolara rağmen haklarını korumakta kararlı

Hollanda’da aşırı sağ hatta son zamanlarda liberal siyasilerin ırkçı söylemlerine rağmen bu ülkeyi ikinci vatan olarak kabul eden Türkler, kalıcı olmakta kararlı. Hollanda ve Türkiye arasındaki İş Gücü Anlaşması 53 yıl önce, 19 Ağustos 1964’te Lahey’de imzalanmıştı. Başlangıçta Türkiye’yi geride bırakıp göç edenlerin sayısı birkaç binle sınırlı olsa da zaman içinde Türkler, Hollanda’da yeni bir hayat kurdu. Şimdi sayıları 400 bini bulan Türkler, aşırı sağ söylemleri ve Türk bakanların konuşmalarına izin verilmemesinin ardından başlayan olayları endişeyle takip ediyor.

BU OLAYLARA NE GEREK VARDI?

Hollanda’ya 1974 yılında göç eden Yusuf Taner (66), Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın sınır dışı edilmesi ve sonrasındaki polis şiddeti karşısındaki şaşkınlığını dile getirerek, “Böyle bir şey yaşamadık, görmedik. Olmasa iyi olurdu” dedi. Taner, artık Hollanda vatandaşı olduğunu, geri dönmeyi düşünmediğini söyledi. 30 yıldır Hollanda’da yaşayan Hasan Savaş ise, “Geldiğimizden beri sürekli çalışıyoruz. Şimdi işveren konumundayız. Yaşanan olayları onaylamıyoruz. Çünkü biz her iki ülkenin de vatandaşıyız. Her ülkenin yetkilileri ile görüşmeyi de kendimize bir hak görüyoruz” diye konuştu.

DEMOKRASİ KIRMIZI ÇİZGİ

Hollanda’yı kendi ülkeleri olarak kabul ettiklerini söyleyen Savaş, Türklerin geri dönmesi yönündeki ırkçı söyleme karşı, “Birilerinin demeleriyle olmaz. Bunu yapamazlar. Konuşmalar ne demokrasiye ne insan haklarına sığar. Bununla alakalı insan hakları mahkemelerinin devreye girmesini tavsiye ediyorum” ifadesini kullandı. 28 yıldır Hollanda’da yaşayan Hüseyin Kula ise, Türk siyasetçilerin ülke dışında kampanya yürütmesinde bir sakınca görmediğini dile getirdi. “Sonuçta anavatanımız Türkiye. Burada, Avrupa’da milyonlarca Türk var” diyen Kula, yaşananların etkisinin uzun süre devam edeceğini düşünmediğini ve zamanla sıkıntıların aşılacağını söyledi.

ONLARCA YILLIK EMEK

Kafe sahibi Osman Özgül de hem Hollanda’da kampanya yürütülmesini hem bakanlara izin verilmemesini hem de polis şiddetini onaylamadığını söyledi. Aşırı sağın söylemlerine karşı çıkan Özgül, “Bu ülkede 30 yıldır yaşamışım, vergi ödemişim, yaşamaya da devam edeceğim” dedi. Hollanda Başbakanı Mark Rutte, son zamanlarda aşırı sağ siyasetçi Geert Wilders’la aynı söylemleri dile getiriyor. Rutte, yarın yapılacak seçim için düzenlediği kampanyada gazetelere, “Kurallara uymayacaksan ülkeyi terk et” diye reklam vermişti.

Exit mobile version