Site icon Türkiye Gazetesi Avrupa

HOLLANDA’DA TÜRK ASILLI SİYASETÇİ TUNAHAN KUZU UYARDI:

Karmaşık seçim sonuçlarının ardından yeni hükümet arayışları başladı. Denk Partisi’nin lideri Kuzu; Rutte ve Wilders’in partilerinin ortak olduğu bir hükümetin ülkedeki ayrımcılık problemini çözemeyeceğini söyledi

Hollanda‘da, ırkçı söylemler, İslam karşıtlığı, yabancı düşmanlığı ve Türk bakanlara yönelik skandal tavrın gölgesinde gidilen seçimin ardından koalisyon ihtimalleri araştırılıyor. Ülkede geçen hafta düzenlenen seçimden sonra yeni hükümetin kurulmasında koalisyon ihtimallerini araştırmak için görevlendirilen son hükümetin Sağlık, Sosyal Yardımlaşma ve Spor Bakanı Edith Schippers, seçilen bütün parti liderleri ile yaptığı ikili görüşmelerde, oluşacak koalisyon hakkında fikirlerini aldı. Görüşmeye ilk giren Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD) lideri Mark Rutte, istikrarlı bir koalisyon hükümeti kurmak istediklerini söyledi

Seçimlerde VVD 33, PVV 20, CDA 19, “D66“ 19, SP 14, GL 14, PVDA 9 ve CU 5 ve Denk Partisi 3 milletvekili çıkarmıştı. Hollanda’da en az 4 partili bir koalisyon bekleniyor. 23 Mart’ta Temsilciler Meclisinde Schippers’in sunacağı raporun ve görüşmelerin ardından yeni hükümeti kurmak için arabulucular belirlenip koalisyon görüşmeleri başlayacak. Rutte, Wilders ve Roemer üçlüsü, önceki gün bir araya gelip gelişmeleri değerlendirmişti.

WİLDERS DE PAY İSTİYOR

Başbakan Rutte, “Her halükarda Hıristiyan Demokratlar Birliği (CDA) ve Demokrat 66 Partisi (D66) ile beraber koalisyonda bulunmak istiyoruz. Tabii onların da düşünceleri önemli. Bunun için dördüncü bir partinin bu koalisyona sıcak bakmasını umuyoruz” dedi. Dördüncü parti olarak hükümette yer alma ihtimali yüksek olan Sosyalist Parti (SP), İşçi Partisi (PvdA), Yeşil Sol (GL) ya da Hıristiyan Birlik Partisi (CU) arasında henüz tercihini belirtmeyen Rutte, “Her partinin avantajları ve dezavantajları vardır” dedi. Koalisyon görüşmelerinde bulunmak istediklerini aktaran Özgürlük Partisi (PVV) lideri aşırı sağcı Geert Wilders ise, “Hollanda’nın ikinci büyük partisiyiz. 1 milyon 300 bin seçmen göz ardı edilemez. Bu demokratik olmaz. Biz PVV olarak VVD, CDA, Reformcu Devlet Partisi (SGP), 50+ partisi ve Forum Demokrasi ile bir koalisyon hükümeti kurmaya sıcak bakıyoruz” diye konuştu.

ARABULUCU VVD’DEN OLSUN

CDA lideri Sybrand Buma da, birinci çıkmış bir partiyi koalisyonda istememenin mantık dışı olacağına vurgulayarak, “Hükümet kurma çalışmalarındaki ara bulucunun VVD’den olmasını tavsiye ediyorum. Hollanda senatosuna girecek olan partiler yeni hükümetteki aynı partilerden oluşması gerektiğini düşünüyorum. Yeni hükümet halkın kaygılarını iyi dinlemesi lazım” diye konuştu. D66 lideri Alexander Pechtold, tercihinin partisinin yanı sıra VVD, CDA ve GL’den yana olduğunu kaydederek, bu partilerin seçimlerden çıkan en büyük ve en kazançlı partiler olduğuna dikkati çekti. SP lideri Emile Roemer ise, yeni koalisyon hükümeti 6 partiden bile oluşsa bunun sol merkez partilerden olması gerektiğini savundu. Roemer, “Benim bu isteğim ne kadar gerçekçi olmasa da farklı koalisyon araştırmaları içerisine girilmesi lazım” dedi.

DENK PARTİSİ’NDEN FORMÜL

Türk milletvekillerinin kurduğu ve seçimlere ilk defa katılan Denk Partisi’nin lideri Tunahan Kuzu, yeni hükümetin ırkçılık ve ayrımcılık için geniş bir program hazırlaması gerektiğine işaret ederek, VVD ile bunun gerçekleşmesinin mümkün gözükmediğini vurguladı. Kuzu, “Onun için CDA’nın sol partiler ile hükümet kurması gerekiyor. Yapılan görüşmelere baktığımızda bunun olma ihtimali çok düşük. Onun dışında görüşlerde dördüncü parti olarak GL var, ama onlar da gelecek yıl yapılacak belediye seçimlerinde kazanmak isteyeceği için sağ partiler ile koalisyonu kabul etmeyebilir. Şu an için dördüncü parti olarak PvdA’nın önü açık gibi gözüküyor” diye konuştu.

Exit mobile version