Fransız aşırı sağcılarının cumhurbaşkanı adayı Marine Le Pen, Birlik ve Euro karşıtı açıklamalarıyla Avrupa’daki belirsizliğin üzerine adeta benzin döküyor
Fransa’da yapılacak cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler öncesinde aşırı sağın önde gelen adayı Ulusal Cephe (FN) lideri Marine Le Pen’in AB karşıtlığı Avrupa’da tedirginliğe yol açtı. Nisan, mayıs ve haziran aylarında yeni yönetim belirlenecek. Önce 2 turlu seçimle 23 Nisan ve 7 Mayıs’ta cumhurbaşkanı belirlenecek, ardından 11 ve 18 Haziran’da yapılacak genel seçimlerle milletvekilleri seçilecek. Le Pen, AB karşıtı söylemleriyle Avrupa’da yeni belirsizliğin nedeni konumunda. Avusturya, Belçika, Hollanda, İtalya gibi ülkelerde yükselen aşırı sağ ve İngiltere’nin AB’den ayrılma kararının yanında Le Pen öncülüğündeki aşırı sağ da Avrupa’da dikkati çekmeye başladı.
FRANSA ÇIKARSA EURO BİTER
Le Pen’in AB karşıtlığı, seçim beyannamesinde önemli yer tutarken, Euro’ya veda edip yeniden frank kullanılacağı vaatleri de büyük ses getirdi. Seçim tahminleri ve kamuoyu yoklamalarında Le Pen’in ilk turun galibi olacağı öngörülüyor. IHS Markit Uzman Danışmanı Brian Lawson, Fransa’nın Euro’yu bırakması durumunda bu para biriminin ayakta kalma ihtimalinin düşük hale geleceğini belirtti. FN’nin seçimlerin ikinci turunda da ciddi bir aday olacağını ifade eden Lawson, ancak seçimlerde FN’ye karşı her zaman partilerin birleşerek blok oluşturduğunu bunun da partinin ilerleyişini olumsuz etkilediğini aktardı.
İNGİLTERE’DEN FARKLI OLUR
Lawson, Ulusal Cepheye karşı böyle bir blok kurulamaması durumunda Fransa’nın AB’den çıkma riskinin artabileceğini dile getirdi. İngiltere’nin Brexit referandumu ve ABD Başkanı Donald Trump’ın seçimleri kazanmasına dikkati çeken Lawson, Fransa’nın Birlikten çıkmasının imkansız olmadığını dile getirdi. İngiltere’nin Euro Bölgesinde yer almadığını vurgulayan Lawson, Fransa’nın AB’den ayrılma gibi bir hamlede bulunması durumunda bunun İngiltere’den farklı olacağı ve AB’yi daha fazla etkileyeceği öngörüsünde bulundu. Lawson, “Avrupa kurumlarında görülebilecek çöküş ve bozulmalar faizlerin sert şekilde artmasına sebep olabilir. Bu durum, bankaların varlık ve borçları göz önünde bulundurulduğunda bankalara ciddi kayıplar yaşatabilir. Bu aynı zamanda kredi talebine zarar verir ve iş dünyası, finansal istikrar da olumsuz etkilenir” dedi.