Heyete göre virüs Vuhan’daki laboratuvardan sızmadı, Vuhan’da başlamadı, belki Çin’de bile başlamamış olabilir. Rapor, tepkiyle karşılandı. İngiltere’nin Daily Mail gazetesinde John Nash imzasıyla yayımlanan makalede, “Dünyada 2,5 milyon kişinin ölümüne yol açan koronavirüsle ilgili suçlamalardan kurtulmak isteyen Çin’in bundan daha seveceği bir rapor olamazdı” denildi.
ARAŞTIRMA TAM BİR REZALET

Nash, Çin-DSÖ ortak araştırmasını “rezalet” olarak nitelendirdi. Kendisinin de virüsün Vuhan Viroloji Enstitüsü’nden sızdığına inanmadığını, raporda belki de tek kabul ettiği hususun bu nokta olduğunu belirten yazar, “Rapor, virüsün kökenleri hakkında Komünist Parti’nin kanıtlanmamış olandan fantastik olanına kadar tüm iddialarını papağan gibi tekrarlamış. DSÖ yetkilileri, salgının Çin sınırları dışında başlamış olabileceği iddialarını öne sürdü. Komünist yetkililer de hep bunu iddia ediyorlardı. Onlar, virüsün Çin’e donmuş gıdalar içinde geldiğini ileri sürüyorlardı ama bu iddialar asılsız. Geçen ay Philadelphia’da Temple Üniversitesi’ndeki uzmanlar, ‘Tüm genetik deliller virüsün Çin’den geldiğini ortaya koyuyor’ tespitinde bulundu” ifadesini kullandı.
DSÖ BAĞIMSIZ DEĞİL
“Gezegenin geri kalanı, yerleşik gerçeklere bu kadar ters düşen ve Çin rejimini hararetli bir şekilde affeden rapor karşısında hayrete düştü” denilen raporda DSÖ’nün artık bağımsız, saygın ve küresel bir örgüt olmadığı ileri sürüldü. Yazıya göre, “Çin son yıllarda örgüte maddi yardımlarını oldukça artırdı. DSÖ artık dünya sağlığı ile değil Çin’in menfaatleriyle ilgileniyor.”
ÇİN NE DERSE O…
Makalede DSÖ’nün Çin’in etkisinde kaldığına dair örnekler de verildi. Bunlardan biri şöyle: “Çin geçen sene 14 Ocak’ta halen Covid-19’un bulaşıcı olduğunu reddediyordu. Onlar DSÖ’yü ikna ettiler ve DSÖ de ‘İlk belirlemeler virüsün insandan insana geçtiğine dair delil olmadığını gösteriyor’ şeklinde tweet attı. 6 gün sonra Çin, virüsün ölümcül ve bulaşıcı olduğunu kabul etti.”
“İSMİ ÇİN SAĞLIK ÖRGÜTÜ OLSUN”
Makalede, Çin’in etkisinden dolayı Japonya Başbakan Yardımcısı Taro Aso’nun, örgütün isminin Dünya Sağlık Örgütü yerine Çin Sağlık Örgütü olması tavsiyesine yer verildi. Çin’in uluslararası soruşturmayı bir sene geciktirdiği ve bu sürede tüm delilleri ortadan kaldırıldığı kaydedilen makalede, “DSÖ, bu şartlarda ülkeye heyet göndermeyi reddetmeliydi” görüşü dile getirildi. Çin, heyete vize vermeyi de bir hafta geciktirmiş, gelince de onları 15 gün otelde karantina altında tutmuştu. Makale, yazarın “maskaralık” olarak nitelendirdiği olayda heyetin, “yalancı şahit ve Komünist rejimin propagandalarının bir parçası” olduğu ifadesiyle son buldu.