HANAU (AA) – Almanya’nın Hanau kentinde ırkçı katil Tobias Rathjen’in (43) katlettiği 4’ü Türk 9 kişi için Hanau kentinde anma töreni düzenlendi. Törene, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Federal Eyaletler Meclisi Başkanı Dietmar Woidke, eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff, Hessen Başbakanı Volker Bouffier, Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı Bisera Turkovic, Hanau Büyükşehir Belediye Başkanı Claus Kaminsky ve Türkiye Cumhuriyeti Frankfurt Başkonsolosu Burak Karartı ile davetliler katıldı.
Törende bir konuşma yapan Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Hanau’da iki hafta önce gerçekleşen ırkçı saldırı için, “Bu hepimize yapılan bir saldırıydı.” değerlendirmesinde bulundu. Steinmeier, Almanya’nın her yerindeki insanların Hanau kentiyle beraber yas tuttuğunu belirterek, ”Hepimiz, bir terör suçu ve vahşice öldürücü bir şiddet eylemi ile sarsıldık. Acımız ve öfkemiz kederimize karışıyor.” ifadelerini kullandı.
”Devletin herkesi koruma görevi var”
Almanya’daki herkesin huzur ve güvenli bir şekilde yaşaması gerektiğine dikkati çeken Steinmeier, ”Ülkemizde yaşayan herkes, güvenlik ve barış içinde yaşayabilmelidir. Devletimizin bu hakkı koruma görevi vardır. Bunun için daha fazlasını yapmak zorunda. Bunun için her şey yapmalı. Bu sorumluluk öncelikle ülkemizin kurumları tarafından üstlenilmekte, bu sorumluluk hepimizin. Nefret ve ajitasyona, terör ve şiddete karşı birlikte durmak zorundayız.” diye konuştu.
“Müslümanlara karşı yaygın bir düşmanlık var”
Steinmeier, Almanya’da ırkçılığın bulunduğunu belirterek, ”Evet, Müslümanlara karşı yaygın bir düşmanlık var. Koyu tenli veya başörtüsü olan insanlar ayrımcılık yaşıyorlar, saldırıların, hakaretlerin ve şiddetin kurbanları oluyorlar. Hepsinin, kendilerini koruyan bir devlet istemeye hakkı vardır.” dedi.
“Açık topluma bir saldırıydı”
Hessen Eyaleti Başbakanı Bouffier ise saldırganın ırkçı saiklerle hareket ettiğini belirterek, hayatını kaybedenlerin yabancı olmadıklarını, Hanau kentini ve Hessen eyaletini kendilerine yurt edindiklerini söyledi. Bouffier, ırkçılığın ve nefretin toplumda yeri olmadığını vurgulayarak, “Bu, bizim açık toplumumuza karşı bir saldırıydı.” ifadesini kullandı. Aşırı sağa ve ırkçılığa karşı uyanık olunması ve buna anlayış gösterilmemesi gerektiğini ifade eden Bouffier, ırkçılığa her zaman karşı durmanın, herkesin görevi olduğunu kaydetti.
Belediye Başkanı Kaminsky de, Hanau kentinin 19 Şubat ile anılmasının çok acı olduğunu belirtti. Merkel’in “ırkçılık ve nefret zehirdir” şeklindeki sözlerine hak verdiğini belirten Kaminsky, ırkçılara yönelik, “Biz daha çoğuz ve sizin nefretinizden daha kuvvetliyiz.” ifadesini kullandı. Kaminsky, 19 Şubat’ta hayatını kaybedenler için bir anıt dikileceğini belirterek, yaşanan acıların unutulamayacağını kaydetti.
”İnsan çabuk unutur. Ama bu genç insanlar ve tüm kurbanları unutmamalıyız”
Ölen Türk gençlerinin arkadaşı olan Kemal Koçak da yaptığı konuşmada, çok üzgün olduğunu belirterek, ”İnsan çabuk unutur. Ama bu genç insanlar ve tüm kurbanları unutmamalıyız. Bugünlerde ırkçılık, nefret ve şiddete karşı birlikte durmalıyız ve gelecekte de ayağa kalkıp sesimizi yükseltmeliyiz.” dedi. Koçak, Hanau’da doğduğunu belirterek, “Burada büyüdüm. 4 çocuğum var, ancak 19 Şubat’tan sonra artık dışarıya çıkmaya korkuyoruz” şeklinde konuştu. Irkçı saldırıda hayatını kaybeden Bosnalı Hamza Kurtovic’in kız kardeşi Ajla Kurtovic ise katili, ırkçı saldırıya nefretin sürüklediğini vurgulayarak, “Nefret ve ırkçılık birbirine çok yakın. Ben, herkesin nefrete mesafe koymasını istiyorum. Almanya bizim vatanımız. Kardeşim Hamza hiç beklenmedik şekilde aramızdan kopartıldı. Geriye kalan sınırsız bir acı oldu.” ifadelerini kullandı. Hanau’daki kurbanlardan Afganlı Said Nesar Hashemi’nin kız kardeşi Saida Hashemi ise kardeşinin Hanau’da dünyaya geldiğini ifade ederek, ”Burada yetişti, burada okula gitti, ailesi buradaydı ve arkadaşları buradaydı. Bu insanları böyle olaylara motive eden ne? Bu nefreti ne kadar tolere etmeliyiz? Irkçılara platform sunulmamalı.” diye konuştu.
650 davetlinin hazır bulunduğu törende her bir aile için 25’er kişilik kontenjan ayrıldı.
19 Şubat’ta ırkçı Tobias Rathjen’in düzenlediği terör saldırısında Mercedes Kierpacz, Sedat Gürbüz, Gökhan Gültekin, Hamza Kurtoviç, Ferhat Ünvar, Kaloyan Velkov, Vili Viorel Paun, Said Nesar Hashemi ve Fatih Saraçoğlu hayatını kaybetmişti. Rathjen, saldırının ardından evine dönerek annesi Gabriele Rathjen’i öldürdükten sonra intihar etmişti. Polis, Tobias Rathjen’in evine baskın düzenlemiş ve ırkçı katilin cesedini bodrum katında bulmuştu.