Dört kıtada onlarca ülke ve şehir gezdi ancak aradığını Diyarbakır’da buldu. Roshelle Lois Macneil “Herkese tavsiyem Diyarbakır’a gelmeleri” dedi.
Diyarbakır âşığı olmak için ne o şehirde doğmak, ne Türk, ne de Kürt olmak gerekiyor. İngiliz Roshelle Lois Macneil her Diyarbakırlı kadar kadar şehre ve insanına sevdalı.
Diyarbakır’dan övgüyle söz eden İngiliz Macneil “Ailem her zaman telefon ediyor, ‘Çabuk gel, orada sıkıntı var’ diyorlar. Ben ‘Yok, sıkıntı yok’ diyorum… Geçtiğimiz yıl ağustosta vize sıkıntısı sebebiyle 3 aylığına İngiltere’ye gittim. Çok sıkıcı oldu. Burada yaşamaktan keyif alıyorum. Mesela İngiltere’de kimse kimsenin tabağına karışamaz. Burada insanlar yediğini paylaşıyor. Elindeki lahmacunu ikiye bölüp zorla veriyor” dedi.
İngiliz Macneil (30), Diyarbakırla tanıştığı 2013 yılına kadar, birçok insanın hayalini süsleyen Avrupa, Amerika, Asya ve Avustralya kıtalarında onlarca ülke ve şehir gezdi ama bir kez geldiği kez Diyarbakır’dan kopamadı. Kente tatil için gelen Macneil, Diyarbakırlıların yardımseverliğinden etkilenip buraya yerleşti. 3 yıldır şehirde yaşayan, kendini ifade edebilecek kadar Türkçe öğrenen, sıkı dostluklar edinen ve en büyük zevklerinden biri ‘kaçak çay’ içmek olan Macneil, Diyarbakır’dan bir an bile ayrılmak istemiyor.
Macneil “Çok ülke gezdim, sonra Türkiye’ye geldim. İzmir, Antalya, İstanbul ve Marmaris’e gittim. Sonra Diyarbakır’ı buldum. İnsanlar çok farklı. Herkes yardımcı oluyor, herkes paylaşıyor. Buranın kültürünü çok seviyorum. Bir ay kalmayı planlamıştım, sonra gitmeyi istemedim. Herkese tavsiyem Diyarbakır’a gelmeleri. Burada ailemin olmasına gerek yok. Herkes benim ailem gibi” dedi.
İHA