Site icon Türkiye Gazetesi Avrupa

TÜRKİYE’DEN ÖĞRETMEN GELMESİN

İslamofobi, antisemitizm ve ırkçılığın hızla yükseldiği Almanya, terör örgütlerini en çok koruyan ülkelerden biri… Almanlar, “ülke çıkarları” bahanesiyle siyasi parti vakıfları üzerinden provokatif faaliyetler yürütüyor. FETÖ ve PKK’yı himaye eden Almanya, maske olarak kullandığı vakıflara yılda 1,5 milyar avro veriyor.

ÜNSAL ERGEL – Terör örgütlerinin en çok korunduğu ülke konumundaki Almanya, küresel çapta provokatif faaliyetlerini yürüttüğü vakıflara yılda 1,5 milyar avro ayırıyor. Küresel çapta provokatif faaliyetleri vakıflar aracılığıyla destekleyip yönlendiren Almanya, bunu demokrasi, insan hakları, yoksullukla mücadele, sosyal eşitlik, doğanın korunması ve basın özgürlüğü gibi süslü ifadelerle yapıyor. Almanya Federal Parlamentosu’nda yer alan siyasi partilerle doğrudan ya da dolaylı bağlantılı siyasi parti vakıflarından öne çıkan 6 kurum var. Bunlardan Hristiyan Sosyal Birlik Partisi ile irtibatlı olan Hanns Seidel Vakfı (HSS) Bavyera’da faaliyet gösteren kurum Kuzey Afrika’da, Hristiyan Demokrat Parti ile irtibatlı olan Konrad Adenaur Vakfı (KAS) Latin Amerika’da, Sosyal Demokrat Parti ile irtibatlı Friedrich Ebert Vakfı (FES) İspanya ve Portekiz’de, Hür Demokrat Parti ile irtibatlı olan Friedrich Naumann Vakfı (FNS) Asya’da, Sol Demokratik Parti bağlantılı olan Rosa Luxemburg Vakfı (RLS) ise Avrupa ülkelerinde, Yeşiller Partisi ile irtibatlı olan Heinrich Böll Vakfı (HBS) Türkiye’de aktif olarak çeşitli kurum ve kuruluşlar üzerinden çalışma yapıyor. Ülkelerin tüm iç ve dış siyasetini belirlemek için faaliyet gösterdikleri ülkelerde çeşitli bağlantılar kullanan vakıflar “Muhalif grupları, rejim karşıtlarını, ayrılıkçıları” destekliyor ve besliyorlar. Toplumsal gerginlikleri körükleyen, siyasi ayrılıkları derinleştirmeye çalışan Alman siyasi parti vakıfları, bununla da kalmayıp, ülkelerin siyasi hayatını dizayn ediyorlar. Önemli konuma gelecekleri öngördükleri kişi ya da gruplarla irtibata geçiyorlar. Uzun vadede bu kişi ve grupları Almanya çıkarları çerçevesinde yönlendiriyorlar. Vakıf faaliyetleri, ilgili ülkelerde tepkiye yol açsa da Alman devleti resmî olarak suçlanamıyor ve sorumlu tutulamıyor.
Görünüşte “Demokrasi, insan hakları, gıda güvenliği, doğanın korunması, yoksullukla mücadele, sosyal eşitlik, yolsuzlukla mücadele ve basın özgürlüğü” için çalıştıklarını ifade eden Alman siyasi parti vakıflarının yıllık devletten aldıkları fon 1,5 milyar avroyu buluyor. Almanya’nın en büyük soft-power aracı olarak işlev gören vakıfların her kıtada şubeleri var. Vakıfların sadece iki büyüğü KAS ve FES’in bile dünyada 168 şubesi bulunuyor.

TERÖRİST YATAĞI
Özellikle Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı suç işleyenlere karşı özel bir sıcaklık besleyen Almanya, başta terör örgütleri PKK ve FETÖ olmak üzere genel itibarıyla hepsine bir sığınak olarak hizmet veriyor. Türkiye Cumhuriyeti, 81’i PKK, 59’u FETÖ, 16’sı DHKP-C, 27’si DSTÖ (Diğer sol terör örgütleri) ile 23 farklı terör örgütü olmak üzere Almanya’dan toplam 206 kişiyi istedi. Ancak terör örgütü mensuplarının en çok kaçtığı ülkeler arasında yer alan Almanya, bugüne kadar sadece 3 kişiyi iade etti.

TÜRKİYE VE TÜRKLER HEDEFTE
Avrupa’da yaşayan Türklere 2011-2016 tarihleri arasında toplam 755 saldırı gerçekleştirildi. Türklerin en çok tehdit altında olduğu dönemler seçim dönemleri oluyor. Almanya’da siyasetçiler, oy toplamak için Türkiye aleyhinde söylemlerle seçim kampanyalar düzenliyorlar. Bu söylemler aşırı radikal gruplar ve terör örgütü sempatizanlarını kışkırtıyor. Ülkede Türklere karşı gerçekleştirilen 300’den fazla ırkçı saldırının 250’sinin faili bulunamadı. Son 15 yılda Almanya’da, 91’i geçtiğimiz yıl olmak üzere toplam 350’ye yakın cami saldırıya uğradı.

CEM ÖZDEMİR ŞAŞIRTMADI:
Türkiye’den öğretmen gelmesin
Türkiye düşmanlığıyla tanınan Alman Yeşiller Partisi Eş Başkanı ve Başbakan Adayı Cem Özdemir, Türkiye’den gönderilen öğretmenlerin Alman okullarında Türkçe dersi vermelerinin yasaklanmasını istedi. Özdemir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘otoriter dünya görüşü’nün ve milliyetçi anlayışının Alman okullarında aktarılmasına karşı olduğunu dile getirdi. Almanya’da Türkiye Millî Eğitim Bakanlığı tarafından görevlendirilen 508 öğretmen özel izinle Türkçe dersi veriyor.

Exit mobile version