Irkçılığın yükselişi insanlığı tehdit ediyor. Avrupa’da aşırı sağ partiler, dünyayı kutuplaştıracak söylemleriyle seçim kampanyalarında oy istiyor. ABD’de de Trump’ın göçmenleri dışlayıcı politikaları küresel çatışma riskini tırmandırıyor. Avrupa, son yüzyılın güç birliği ve insani konularda görev üstlenme politikasını sona erdirecek sağ siyaset ile içe kapanma ve duvarları yükseltme eğilimine giriyor. İslâm karşıtlığını ana politika gören aşırı sağın iki ana hedefi var: 1-Mülteci ve göçmenlere kapıları kapatma hazırlığı. 2-AB ve NATO karşıtlığı.
Avrupa’da aşırı sağ 2000’li yılların başından itibaren hissedilmeye başlandı. Aşırı sağcı, göçmen karşıtı, İslamofobik, ayrılıkçı siyasetin etkisi son yıllarda Avrupa’da daha da yükseldi. Bu aşırılıkçı siyaset, bazı ülkelerin ana söylemi haline gelerek toplum geneline yayılmaya başladı. Toplumsal düzeyde şiddet içeren eylemler, hakaret ve sözlü saldırılar zemin buldu. Geçen yıl Avrupa’da yaşanan İslamofik ve göçmen karşıtı saldırı sayısının 2 binden fazla olduğu ifade ediliyor. Avrupa ülkelerinde aşırı sağın yükseliş haritası ve gerilimi arttıran söylemleri şöyle:
ÇOK KÜLTÜRLÜLÜĞE KARŞI
Danimarka Halk Partisi, son seçimlerde yüzde 21 oyla iktidar ortağı oldu. Türkiye’nin AB üyeliğine ve AB’nin Danimarka’daki egemenliğine karşı çıkıyor. Danimarka Kronu’nu tekrar tedavüle sokmayı planlıyor. Çok kültürlülüğü kabul etmiyor ve göçmenlerin ülkeye girişini yasaklamayı savunuyor. İsveç Demokratları Partisi muhalefette bulunuyor. Son seçimde yüzde 13 oy aldı. AB karşıtı politika izliyor. AB ve İsveç’in göçmen politikasını eleştiriyor. İsveç’in yerli halkı olan Samilere tanınan haklara itiraz ediyor.
‘HOLLANDA’YI İSLAM’DAN ARINDIRACAĞIZ’
Hollanda’da ise Fin Partisi seçimlerde yüzde 17 oy alarak koalisyon ortağı oldu. Uluslararası arenada tarafsızlığı savunuyor, NATO ve AB karşıtı politika yürütüyor. Göçmen karşıtı politika izliyor. Son seçimlerde yüzde 14 oy alan Özgürlük Partisi muhalefette bulunuyor. Özgürlük Partisi lideri Geert Wilders, “Hollanda’yı İslam’dan arındıracağız” dedi. Parti, AB’nin tekrar tartışılması gerektiğini savunuyor. Wilders, Türkiye’nin, NATO’dan çıkarılmasını istiyor. Wilders, ülkedeki cami ve İslam okullarını kapatmayı vaat ediyor.
‘TÜRKİYE GİRERSE BİZ ÇIKARIZ’
Avusturya’da son seçimlerde yüzde 35 oy oranı ile Avusturya Özgürlük Partisi, muhalefette bulunuyor. Parti lideri Norbert Hofer, “Mülteci krizine mantıklı bir tepki için silahlanın” dedi. Türkiye’nin üye olması durumunda AB’den ayrılmayı savunuyor. Norbert Hofer, 2016 cumhurbaşkanlığı seçimini sadece yüzde 0,6 oranla kaybetti. Almanya’da ise, Almanya İçin Alternatif Partisi, muhalefette. AfD lideri Frauke Petry, “Mülteci krizini çözmek için gerekirse silaha başvurun” dedi. Parti, AB ve NATO üyeliğine eleştirel bakıyor. 2016’da parti, minare ve burka yasağı talep etti. Ulusal seçim manifestosu ise “İslam, Almanya’nın bir parçası değil. Öte yandan İsviçre’de Halk Partisi, seçimlerde yüzde 30 oy alarak Hükümet Konseyi’nde bulunuyor. Parti lideri Jimmie Akesson, “İslamcılar, bugünün Nazileridir” dedi. AB ve NATO ile yakın ilişki kurulmasına karşı çıkıyor. 2009 yılında partinin önerisiyle minare inşasına karşı halkoylaması yapıldı.
‘GÖÇMENLERİ SULARA ATIN’
Fransa’da yüzde 28 oy alan Ulusal Cephe Partisi muhalefette. Partinin lideri Marine Le Pen, “Avrupa’ya gelmek isteyen göçmenleri uluslararası sulara geri atın” diyerek ürkütücü bir söylem kullanıyor. NATO ve AB’den ayrılmaya savunuyor. Anketler, Le Pen’in 2017 Cumhurbaşkanlığı seçiminde şansının yüksek olduğunu gösteriyor.
Trump’ın söylemi gerginlik kaynağı
ABD’de, Donald John Trump aşırı sağcı Cumhuriyetçi Parti’den Başkan adayı olarak, yüzde 47 oy ile seçildi. Seçim kampanyasında Müslümanların ülkeye girişinin durdurulmasını istemişti ve ABD’deki camilerin gözetim altında tutulmasını savunuyor. Trump, ABD ile Meksika sınırında yasadışı ve Suriyeli göçmenleri engellemek için “büyük büyük bir duvar” örecek kararnameyi imzaladı. ABD’de yaşayan tahmini 11 milyon yasadışı göçmenin sınır dışı edilmesini savunuyor. Trump, İsrail’deki Amerika Büyükelçiliği’ni Tel Aviv’den Kudüs’e taşınması çalışmasının olduğunu açıkladı.
Brexit sonrası nefret arttı
İngiltere’de 23 Haziran’da ülkenin Avrupa Birliği’nden (AB) çıkma kararının alındığı halkoylamasından sonra nefret suçları rekor seviyeye ulaştı. Temmuz ve Eylül ayları arasında kayıtlara geçen nefret suçu 2015’te 10 bin 793 iken bu sayı 2016’da 14 bin 295’e yükseldi. İngiliz Press Association haber ajansının raporunda her 44 polisten 33’ünün nefret suçlarına tanıklık ettiği ve Greater Manchester, West Yorkshire ve Londra’da 5 binin üzerine nefret suçu işlendiği ifade edildi.
Macaristan’daki Jobbik adlı ırkçı hareketin üyeleri, tek tip üniformalar giyerek mitinglerde İslâm karşıtı söylemler kullanıyor. Daha İyi Bir Macaristan Hareketi (Jobbik) yüzde 21 oy aldı. NATO’yu, Rusya ile olası çatışma riskini artırdığı için eleştiriyor. Küresel kapitalizm, Avrupa’da entegrasyon ve Siyonizm’e karşı. Ölüm cezası istiyor. Sloganları, “Macaristan, Macarlara aittir.”
kaynak:yenisafak
Yorumla