Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) bünyesinde açılarak ilk öğrencilerini kabul eden ön lisans programı, Gemlik ilçesinde yapımı süren “Türkiye’nin Otomobili” fabrikasındaki üretim için eleman ihtiyacını karşılayacak.
Elektrikli ve hibrit taşıtlar konusunda çalışacak öğrencilerin yetiştirilmesi de amaçlanan BUÜ Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Hibrid ve Elektrikli Taşıtlar Teknolojisi Programı’nın 40 kişilik kontenjanı doldu.
Ön lisans diploması ile “elektrikli ve hibrit taşıtlar teknikeri” unvanı alacak mezunlar, kamu ve özel sektörde elektrikli ve hibrit taşıtlar üreten otomotiv fabrikaları ile bakım ve onarım servislerinde, otomotiv yan sanayi üretimi yapan tesislerde istihdam edilebilecek.
Programda öğrenciler, hibrit ve elektrikli araçlara (HEV), plug-in hibrit elektrikli araçlara (PHEV) ve akülü elektrikli araçlara (BEV) servis, arıza teşhisi ve onarım işlemlerini öğrenecek. Atölye çalışmalarında yüksek voltajlı kişisel koruyucu donanım konularında teorik ve pratik eğitimler verilecek. Öğrenciler laboratuvar çalışmalarında, temel elektrik kavramlar, elektronik elemanların tanıtılması, elektrik motorlarının kontrolü ve kumandası, ölçme gibi dallarda da uygulamalı eğitim alacak.
Üniversitede derslerin başlayacağı tarih ve uygulanacak eğitim modeli, Kovid-19 salgını dikkate alınarak BUÜ Senatosunun alacağı karara göre belirlenecek.
“TOGG’dan eğitim müfredatı için görüş istedik”
Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mehmet Karahan, AA muhabirine, yerli araca yönelik yetişmiş eleman ihtiyacı ve yan sanayisiyle ilgili iş alanlarının açılacağını öngördüklerini, bu nedenle bölümü faaliyete geçirdiklerini söyledi.
Öğrencilerin elektrikli ve hibrit araç üretimi ile servislerinde çalışabilecek kapasiteye sahip olacağını belirten Karahan, “Bu yıl bizimle 6 üniversite daha bu alanda program açmış ve öğrenci almış. Biz en yüksek puanlı öğrencileri aldık. Bizden sonra gelen tam burslu okula bile 22 puan civarında fark atarak başarı sıralamasında Türkiye’de birinci sıradayız.” dedi.
Karahan, yeni açtıkları programda 3 öğretim elemanının bulunduğunu kaydetti.
Akademisyenlerin bu sayıyla sınırlı kalmayacağını vurgulayan Karahan, “Bizde 30 yılı aşkın bir zamandır faaliyet gösteren, eğitim öğretim veren Otomotiv Programımız var. Burada çok deneyimli 4 hocamız var. Elektrik, elektronik, mekatronik, makine yani tüm bunlarla beraber 20’yi aşkın çok deneyimli hocamız ve bu programların atölyeleri, bu eğitimde bizim yararlanacağımız altyapımız ve insan kaynağımız olarak mevcut.” diye konuştu.
Karahan, Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu’ndan (TOGG) eğitim müfredatları için görüş bildirmelerini istediklerini ve ortak eğitim programları açma konusunda destek beklediklerini anlattı.
Sektörel iş birliklerine sahip olduklarını dile getiren Karahan, sertifika programları arasından öğrencilerin bu programdan da yararlanacağı bilgisini paylaştı.
Elektrikli ve hibrit araçlara yönelik yeni iş birlikleri kurduklarını bildiren Karahan, “Ülkemizde elektrikli araç imalatı yapan Karsan, Toyota gibi kurumlarla ilişki içindeyiz. Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği ile iş birliği protokolü yapacağız. Hem sertifikalı modüler eğitimler konusunda hem de karşılıklı çalıştay, seminer, faaliyetler konusunda çalışacağız. Onlar da bize öğrencilerimizin hem iş hem de staj bulması açısından olanak sağlayacak.” ifadelerini kullandı.
“Mezun olacak öğrencilerin iş imkanları çok fazla”
Öğretim görevlisi Dr. Hande Ungan ise doktorasını yakıt bilimi ve hidrojen teknolojisi üzerine yaptığını, yeni kurulan bölümde öğrencilere faydalı olmayı amaçladıklarını belirtti.
Kaliteli eleman, ürün ve hizmetin, kaliteli bir eğitimden geçtiğine inandığını söyleyen Ungan, şunları kaydetti:
“Tüm dünya bir yenilik ve gelişmenin peşinden koşarken, bu alandaki en büyük temeli de kalite oluşturuyor. Biz de öğrencilerimize kaliteli bir eğitim vermek adına özellikle uluslararası programlarda yer alan özellikle de İngiltere ve Amerika’daki kolejlerin müfredatlarını inceleyerek ders içerikleri oluşturduk. Bu program oluşturulurken sadece otomotiv teknolojisi gibi teorik dersler değil, yazılım, tasarım, üretim işlemleri gibi uygulamalı dersleri ve aynı zamanda yakıt bilim, bataryalar ve şarj istasyonu gibi teknolojik güncel konuları da müfredatımıza dahil ettik. Eğitimde sadece teorinin yetersiz olduğunu ve bunun için de uygulamanın önemli olduğunun farkındayız. Laboratuvar altyapı çalışmamız hızla devam ediyor. Öğrencilerimize en iyi eğitimi vermek, fiziki donanım ve şartlarımızı maksimum seviyeye çıkarmak için uğraşıyoruz. Mezun olacak öğrencilerin iş imkanları çok fazla. Ana ve yan sanayi üretim yapan bütün fabrikaların hemen hemen her kademesinde, üretim kadar önemli olan satış sonrası hizmet sektöründe, bakım ve onarım sektörlerinde kendilerine nitelikli işler bulabilecekler.”
Yorumla