Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, yerli otomobilde en çok merak edilen sorulara dair açıklamalarda bulundu. Özlü, “Türkiye’nin Otomobili Projesi”nin yol haritasını anlattı.

Bakan Özlü, “Türkiye’nin Otomobili Projesi” kapsamında ülkeyle özdeşleşecek bir marka geliştirileceğini ve hedef pazarın ihtiyacına göre birden fazla model yapılacağını belirterek, “Dünyaya bakacağız, hangi alanlarda boşluk var, onları değerlendireceğiz. Türkiye’nin Otomobili, aynı segmentteki otomobillerden daha kaliteli ve daha ucuz olacak.” dedi.

1) NASIL BİR MARKA?

Özlü, “Bir otomobilin ortalama 20 bin dolar seviyesinde ve kullanım ömrünün yaklaşık 10-15 yıl olduğunu da düşünürsek, önümüzdeki dönemde Türkiye’de 1,5 trilyon dolarlık sektörden bahsediyoruz. Dolayısıyla bu kadar büyüklükteki bir sektörde, marka yapmamayı düşünmek çok yanlış olur.” dedi.

Geliştirilecek markanın da Türkiye ile özdeşleşeceğini açıkladı.

Özlü, her ülkeyle özdeşleşmiş model ve markaların bulunduğunu, proje kapsamında Türkiye ile özdeşleşecek bir marka geliştirileceğini ve hedef pazarın ihtiyacına göre birden fazla model yapılacağını bildirdi.

Ayrıca yerli otomobil markasının ucuzluk ve kaliteyi birleştireceği ifade edildi.

Özlü, “Türkiye’nin Otomobili’nin yakıt türü, segmenti ve fiyatıyla dünyada rekabet edebileceğini düşünüyoruz. Dünyaya bakacağız, hangi alanlarda boşluk var onları değerlendireceğiz. Satamadığımız arabayı yapmayız, satacağımız arabayı yapacağız. Şundan emin olun, Türkiye’nin Otomobili, aynı segmentteki otomobillerden daha kaliteli ve daha ucuz olacak. İddialıyız, Türkiye bu defa treni kaçırmayacak.” dedi.

2) HANGİ PAZAR?

Özlü, hedef pazarların Kuzey Afrika ve Ortadoğu olabileceğini, ülkelerin ise mali analiz çalışmaları kapsamında belirleneceğini anlattı.

3) ELEKTRİK Mİ AKARYAKIT MI?

Özlü’nün verdiği bilgilere göre otomobilin yakıt türünü ortak girişim grubu seçecek.

Özlü, gelecek 10 yılda içten yanmalı motorların piyasadan çekilmesinin beklendiğini, bu sebeple dünyada trendlerin sıfıra yakın karbon emisyonu, yüksek tork gücü, sürüş yeteneği ve enerji tasarrufuyla elektrikli otomobilden yana olduğunu söyledi. Başta ABD, Çin ve Avrupa’daki büyük şirketlerin tercihlerinin de elektrikli motor yönünde olduğuna dikkati çeken Özlü, Türkiye’nin de bu teknolojik trendin gerisinde kalamayacağını ancak bu konudaki tercihi ortak girişim grubunun yapacağını vurguladı.

4) ORTAK GİRİŞİM NASIL ÇALIŞACAK?

Özlü, ortak girişim grubu üyelerinin kendi değerlendirmeleriyle detaylı teknik ve mali analizleri içeren bir çalışma yapılacağını dile getirerek, şu bilgileri verdi:

“Teknik olarak ne yapacağız, mali yönden yapacaklarımızın bütçesi ne olacak? Şirketleşme döneminde bu verileri kullanacağız. Bundan sonraki süreci, ortaya çıkacak teknik analiz ve mali değerlendirme raporu belirleyecek. Örneğin kurulacak ortak girişim grubu şirketinin sermayesi ne olacak? Bu sermayede şirketlerin paylarının oranları ne olacak? Detaylı mali ve teknik bir analiz yapacağız ve projenin sağlam temeller üzerine oturmasını sağlayacağız. Bu çerçevede, dünya ölçeğinde bu işi bilen danışmanlık şirketlerinden de bilgiler alacağız.”

5) “47 MİLYON EURO ÇÖPE GİTTİ” İDDİASI

Özlü, “proje için Saab’dan yaklaşık 47 milyon avroya satın alınan platformun çöpe gittiği” iddialarını da yanıtlayarak, şunları kaydetti:

“Bunu söyleyenler bence otomobili, tasarımı, sanayi dünyasını, markalaşma ve satış konularını çok iyi bilmeyenler. Türkiye’nin Otomobili sürecinin hızlanması için arkadaşlarımız iyi niyetle bir platform getirip, ‘Onun üzerinde çalışarak kendi modelimizi geliştirelim.’ diye düşünmüşler. Bu bir yöntemdir, öğrenme sürecini hızlandırır. Dolayısıyla bugüne kadar TÜBİTAK’ın yaptığı ne varsa elindeki prototipler, insan kaynağı ve laboratuvar hizmetleri bunların tamamı ortak girişim grubunun hizmetinde olacak. TÜBİTAK laboratuvarları ve test merkezleriyle ortak girişim grubunun istediği alanlarda projeye desteğini sunacak. Şu anda temayül eldeki prototipin kullanılması yönünde, kullanılamazsa prototipin satışına bakacağız.”