2017 ALMANYA için en kritik yıl

Halk, cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler için sandık başına gidecek, devletin zirvesini yenileyecek

Almanya’yı 2017 yılında bekleyen en önemli gelişmeler cumhurbaşkanlığı seçimi ve sonbahardaki genel seçimler olacak. Geçen yılı ‘terör korkusu, cumhurbaşkanlığı seçimleri için aday belirleme süreci ve sığınmacı krizine çözüm arayışlarıyla’ geçiren Almanya için en büyük değişim şubat ve eylül aylarında yaşanacak. 12 Şubat’taki cumhurbaşkanlığı seçiminde koalisyon ortaklarının adayı olan Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier’in seçilmesi bekleniyor. Ancak 17 veya 24 Eylül’de yapılacak genel seçimler; sığınmacı krizi, Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılma kararı (Brexit) ve terör korkusu nedeniyle daha da önem kazandı. Terör saldırıları, Başbakan Angela Merkel’in sığınmacı politikasının sorgulanmasına yol açmıştı.

AŞIRI SAĞ TEHLİKESİ

Almanya’nın yaklaşık bir milyon sığınmacıyı kabul etmesi ülkede var olan aşırı sağcı kesimi daha da güçlendirdi. Aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisinin (AfD), 10 eyalet parlamentosunda temsil hakkı kazanması ve ilk kez genel seçimlerde Federal Meclis’e (Bundestag) girebilecek durumda olması ülkede rahatsızlık oluşturdu. Anketlere göre, AfD yüzde 5 barajının üzerinde oy alacak. Almanya’daki büyük partiler, sığınmacı krizi nedeniyle aşırı sağa kayan seçmeni kaybetme telaşına düştü. Merkel’in lideri olduğu CDU’nun Essen’de yapılan olağan genel kurulunda “çifte vatandaşlık” konusunun iptal edilmesine yönelik önergenin kabul edilmesi bunun en bariz örneği oldu.

ALTERNATİFLER DE VAR

Seçimlerde adaylığını tekrar açıklayan Angela Merkel’in alternatifsiz görülmesi ve pragmatik bir siyasetçi olması seçimleri yine başarıyla tamamlayacağı beklentisini yükseltiyor. AfD’nin ilk kez meclise girme ihtimali ise partileri hükümeti kurma arayışındaki senaryolarda bambaşka bir sonuca götürebilir. Şu anki gelişmeler Almanya’nın gelecek dönemde de CDU/CSU ve SPD’nin oluşturduğu büyük koalisyon ile yönetileceğini gösterse de, CDU’nun bir gözünün de Yeşiller Partisi’nde olduğunu unutmamak gerekiyor. Merkel son seçimlerin ardından Yeşiller il görüşmeler yapması CDU’nun bu partiyle koalisyona gitme yolunda isteğinin bulunduğu şeklinde yorumlanmıştı. Tabandaki beklentiler de Merkel’i imkan bulması durumunda CDU-Yeşiller koalisyonuna sürüklenebileceği yönünde. SPD ise yeni politikalar üretmemekle eleştiriliyor.

TÜRKLER İNCİNİYOR

Almanya’ya 55 yıl önce misafir işçi olarak gelen ve bugün siyasetten spora, kültürden ekonomiye birçok başarı hikayesi yazan Türkler, Türkiye ile Almanya arasında yaşanan siyasi gerilimin etkisiyle bir kez daha seçim malzemesi olmakla karşı karşıya. CDU/CSU yıllar önce Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olduğunu ifade ederek imtiyazlı ortaklık önerisini seçim programına koymuştu. Her seçimde Türkler ve Türkiye’nin Avrupa’da malzeme yapılması Avrupa’da yaşayan Türkleri incitiyor. Her ne kadar siyasi partilerde Türkiye kökenli siyasetçiler bulunsa da bu sayının nüfus oranına göre az olduğu bilimsel bir gerçek. Ayrıca Almanya, bu yıl önemli bir organizasyona ev sahipliği yapacak. 1 Aralık 2016’da G-20 dönem başkanlığını Çin’den devralan Almanya, dönem başkanlığını kasım sonuna kadar yürütecek. Almanya dönem başkanlığındaki G-20 Zirvesi, 7-8 Temmuz 2017’de Hamburg’daki fuar alanında gerçekleştirilecek.

Yorumla

Buraya yorumunuzu yazabilirsiniz